18 Kasım 2011 Cuma

ASL-I MAVİ


         Gitmek… Ben hep gitmeyi sevdim. Gelmek bana göre hiç olmadı, olamazdı da, çünkü tadında bir özgürlük yatmıyor onun. O çağrılır ama gitmek emir almaz, çağrılmaz, yalnızdır . Ben  gitmeyi sevdim ,hep gittim bir yerlerden ,  bir yerlere, birilerine, birilerinden, daima yürümek, gitmek…
        Gitmek bana hiç ihanet etmedi. En sevdiğim eylem oldu daima. Örendiğim dillerde ilk bu kelimeyi öğrendim ki o ülkede nasıl gidileceğini anlamak için. Başka ülkelerde gitmek isterdim, başka ülkelere gitmek, hani başka ruhlara gitmek gibi.
        Ben sana gittim… Alkol tadında bir akşamda sana gittim. Sana da gitmeyi sevdim hatta hep sana gitmeyi sevdim. Hep senle gittim gitmek istedim. sen uyurken sen uyanırken ağlarken yokken… Gitmek aslında; sana gelişlermiş, adım atmaya başladığımda sana gitmeye başlamışım ama adımlarım yanlış sokaklara imiş. Tek defa doğru adım atmak aşkın varlığına inanmakmış.
       Kaldım, ilk kez kaldım. O tende o nefeste o inançta ilk kez kaldım. Lügatımdan çıkarttım gitmeyi. Ben ,  deli adam… gittim ve kaldım. İnanabildin mi bana kaldım. Hani öylece , sessizce , inanmış, oturmuş, ağlamadan, karanlık olmadan, sebepli, sebepsiz ,birkaç duvarın arasında, gidemeden ruhuma ters. Kaldım. Sattım gitmeyi. Arkama bile bakmadım. Bu aşk olmalı.
      Ve sen gidiyorsun. Tam kalmışken sana. Gitmek..  En sevdiğim eylem ama sen gidiyorsun. Ben kalmışken. Gitmeye aşık  bri adam sana nasıl gitme diyebilir ki ama gitme kal sende kal bir ihanette sen et değmez mi bir kere gitmemeye. Sen neden sevdin gitmeyi. Gözlerinde hiç kaldın mı? Şimdi gidiyorsun. Bu diyarda sana kalmış bi adam, deli, yalnız, sensiz, kendisine gitmeni beklicek. Ben sana gittim sen benden…
       Ve sen yollarımı değiştiren kadın.  Yağmur ıslatırken benden daha fazla ağladığını kanıtlarcasına, elimi tuttun ve gittim. Beceremediğim ne varsa topallayan hayatımda şimdi bir nefer sana atılan kalp atışlarında. İnanmadığın hayata inanan bi adam kattın hem de kendine. Şimdi sen gidiyorsun ya bende geliyorum.Sus aramızda kalsın. Bir kere daha seninle sana gidicem. Ama sen dahi duyma adımlarımı.
      Ben sana gittim, sen benden. Gitmeyi seviyorum ama gitme gitme….

                                                                                                               CİHAN UYSAL

2 yorum:

  1. Susuyorum, susuyorsun, susuyorlar, suskularca….
    Bir gidişi yaz, dediler, yazarım dedim.
    Gitmeyi öğrenmiştim, kalmayı öğretemediğim kadar.

    ...Bir gidişi yaz, dediler, yazarım, dedim.
    Gitmeyi giyinmiştim, yakıştırılmıştım veda sözlerine, merhabalara alıştırılamadığım kadar.

    Bir gidişi yaz, dediler, yazarım, dedim.
    Çok gitmiştim, söz gitmiştim, uzun gitmiştim, sesimi duyuramayacak kadar.

    Bir gidişi yaz, dediler, yazmaya giderken kendimden geçmişim.
    Arkama dönüp baktım, sende beni gördüm, el salladım.
    Artık çok geç, sendeki ben için çoktan bitmişim !….
    eabg saygılarımla :)

    YanıtlaSil