16 Ocak 2012 Pazartesi

BANA BİR İSİM KOY


                           Daha çiçeklenmeye bile durmadan tohumlar, yakışmadı bu kaçış asaletindeki terkedişler. Bana kalan adımlarını ezberlediğim sokak isimleri ve köpüğü yapışmış biranın o ilk yudumu.Ciğerime dolan dumanlı hülyalar.   Senin yolun açık olsun kapanırken tuzlanmaya başlayan asfaltlar.Bana oradan bi şarkı dile, artık seni hatırlatmayan melodiler olsun, hiç kimsenin daha önce düşünemediği, bana özel melodiler, kırık, yarım es' li notalar....

                          Dışarda beyaz bir hüzün yağıyor donmuş dalalra konan.Cesaretim yok adımlarıma güvenmeye, milyonlar terketti sanki bu şehri ardından.Ben hep aynı yollara aynı kahvaltılara aynı kirli suratlara aynı dumanlara uyanıyorum. Nasıl terkettin bu kadar benzerliği.Şimdi bu adam, bu aynılara rastlamak için ibadetler yapıyor. Nasıl keskin bir kılıç bu suskunluğunda ki, canımı çok yakıyor...Hiç bir suratta hiçbir kokuda seni aramıyorum hiçbir yaratılış sana benzeyecek kadar güzel olabilir mi? Bu şehri öylece üşürken terkettin ya,şimdi şehir bana benzeyecek.... korkak, ıslak, terkedilmiş, virane, aşk gibi....

                          Kangren gibi zaman her kendini terkedişinde ölüme yanaşır gibi akıyo artık bende. Ben hep sende ilerlıyorum zamanı, hep sende geriliyorum.Sen beni tüketmeye alıştırdığın zamanı, akışından habersiz ,akıttığından habersiz geçirirken, ben senin olduğun başkentim de hep bir umutsuzlukla  koruyorum.Yetinemediklerimi, yetemediklerimi, seni, kendimi dondurduğum o zaman dilimini koklayarak uyuyorum. Seni seviyorum'u kendime bile hatırlatamıyorum. Mucizevi aşka kol kanat geriyorum yasamıyacağımı bile bile....

                          Biliyorum, hiçbir çalan telefonda adın yazmayacak, hiçbir kapıya sensin diye koşmayacağım, nefes aldığımız mekanlarda adımı bile hatırlamayacaksın, gözlerimin rengini bile başkalarına soracaksın.Zaman benim için hızlıca tükenecek, çanlar çalacak ben kenarda duran bavulumu her sefer gibi yine hiç açmadan toplayacağım, arkamdan unutulmuş sevgi sözcüklerim bile el sallamayacak.Bir ayrılık yıl dönümlerine,acaba bir kez dahalara gömülüp gidecek.Defnedilişinde hiçbir aşık olmayacak.Yeraltından uzanan ellere teslim edilecek rastlantısız benzersiz dua tadındaki o yaşayış sebebi. Hoşçakalsız veda buhranı sadece kokun kulaklarımdayken....
                         Şimdi şehir öyle üşürken terkediyorsun ya, şehir artık daha bir bana benzeyecek... Korkak,ıslak,terkedilmiş,virane, aşk gibi....


                                                                                          UYSAL CİHAN